Üniversitede İngilizce Öğretmenliği Okumak


Öncelikle üniversitede İngilizce Öğretmeliği okuduğumu söylediğimde aldığım bir çok sorunun doğrultusunda en azından bir blog yazısında bu cevapları toplar isem yardımcı olabilirim diye düşündüm. İngilizce öğretmenliği bölümü başından beri aklımda olan bir bölüm değildi, edebiyatı seven biriydim ama o da ülkemde pek değer görmüyordu. Lise son sınıfta LYS'ye çalışmaya başladığımda aklımda bir çok şeyi tartıp düşünmüş en sonunda öğretmenliğe karar vermiştim, ki öyle de oldu. Tercih listemde sadece tek tercihte bulunacak kadar bölüm seçme olayını kafamda bitirmiştim. Açıkçası derse çok çalışan bir tip değildim ama konu mantıklı düşünüp karar vermeye geldiğinde becerikliydim. Bu konuda da sizden bana sorular sormanızı istedim ki biraz da olsa yardımcı olabileyim.


Şu soruyla başlayalım,

LYS-5 sınavı zor mu?


Direkt şu konudan bahsedeceğim, ben dil bölümü okumadım ama ciddi anlamda yabancı dil öğrenmeyi çok seven biriydim, hala da öyleyim. Bu yüzden dil sınıfı haricindeki bölümlerin İngilizce seviyesini iyi bildiğimi söyleyebilirim. Okullarda bir son sınıf lise öğrencisine verilen İngilizce kitabı en fazla A2.2 seviyesinde olur. Buna rağmen öğrencinin seviyesi A2'ye bile zor ulaşmıştır hatta kelime sıkıntıları çeker. Bir lise son sınıf öğrencisinin, ülkede verilen sisteme göre en az B2 olması lazım fakat durum içler acısı. Yine LYS'den bahsedeceğim. Dil bölümünden mezun olan bir öğrenci ile başka bölüm ağırlıklı sınıftan mezun olup kelime ezberleyip, dil bilgisi kurallarını ezberleyen bir öğrenci LYS sınavında rekabet edebilir. Rekabet edebilir diyorum çünkü LYS sınavında yabancı dil bilgisini  ölçmekten çok yabancı dili ne kadar ezberlediğin soruluyor. Sorular sadece okuduğunu anlamaya yönelik, yeri geldiğinde kelime ezberi, yeri geldiğinde de yine öğrenmeyip, ezberlediğin dil bilgisi kurallarından ibaret. Bu açıdan sınav kolay diyebiliriz. Özellikle "Ne var ya İngilizce'de herkes biliyor artık." kafasında olan insanlar için. Fakat işler bir dil bölümünü tercih dip okumaya başladığında çok fazla değişiyor, asıl sorun da orada başlıyor.


 
İstediğim bölüm İngilizce Öğretmenliği.Fakat bu seçimimle alakalı çok negatif yaklaşımlarda bulunuluyor çevremdekiler. İngilizce öğretmenliğini okumak için çok iyi İngilizce bilmek gerekirmiş. Orada İngilizceyi değil İngilizce öğretmeyi öğretiyorlarmış. Öyle mi?


Ciddi anlamda bölümü kazanmak için LYS'de pek İngilizce gerektirmese de bölümün kendisi en az B2 seviyesinde İngilizce gerektiriyor. Fakat bu B2 seviyesi ezbere bildiğiniz dil bilgisinden oluşmuyor. En az B2 seviyesinde konuşmanız, B2 seviyesinde makale yazmanız, B2 seviyesinde dinlediklerinizi anlamanız beklenmekte. Bölümde işlenen kitaplar ise ortalama seviyeye göre değişse de en azından benim okulum için C1 seviyesinde. Bu seviye ileri senelerde artıyor. Fakat bizim eğitim sistemimize göre öğrenciler en fazla B1 seviyesinde dil bilgisi, A1 derece konuşma, A1 derece yazma bilgisine sahipler. İlk sene, yani birinci sınıfta yavaştan eğitime yönelik dersler alsanız da daha çok yabancı dilinizi geliştirmeye yönelik dersler var, sözlü iletişim dersi de bunlardan biri ve derste kendinizin hazırladığı tiyatro skeçleri ile toplum önünde konuşurken kaygı seviyenizi yenmeyi ve aslında en çok hedeflediği konuşma becerinizi geliştirmeyi amaçlıyor. Sonraki yıllarda ise ilk yıla nazaran öğretmeye yönelik daha çok dersler alıyorsunuz, yapacağınız ders içi yapacağınız sunumlar çoğalıyor. Tamamen İngilizceyi nasıl öğretirsiniz? konusuna yönelik dersler işleniyor.



İngilizce Öğretmenliğinin puanları çok yüksekmiş, çalışma alanı darmış, sen bu konuda ne düşünüyorsun?


İngilizce Öğretmenliğinin puanları evet yüksek diyebiliriz. Bunun sebebi ise dil bölümü mezunlarının en çok tercih ettiği bölümlerden biri. Fazla tercih edilme oranı okulların puanını da yükseltiyor haliyle. İngilizce öğretmenliği bölümünü kazandığınıza kesin gözüyle bakabilmek için sıralamanızın en az 10 binlerde olması gerekiyor ama bu sayı her yıl öğrencilerin toplam başarısı veya açılan yeni okullara göre, kontenjan sayısına göre değişiklik gösteriyor.


İngilizce Öğretmenliğinin Çalışma Alanı Dar Mı? konusuna gelince,


Ben şahsen buna katılmıyorum. Bizim bölümümüz, kesin olarak herhangi bir yaşa veya kitleye hitap etmiyor. Bu sözlerimden kastım, mesela bir sınıf öğretmeni, bir ilkokul matematik öğretmeni, ortaokul sosyal bilgiler öğretmeni gibi belirli olarak dallara ayrılmıyoruz. İngilizce bildiğinizde siz anaokulundaki bir çocuktan tutun da dil öğretmek isteyen 70 yaşındaki bir bireye kadar herkese öğretmenlik yapabilirsiniz. Çalışacağınız yerler sizin kendinizi ne kadar geliştirdiğiniz, ne kadar geleceğinizi düşünmenize bağlı. Akademisyen olmayı istemek de sizin elinizde ya da özel bir okulda çalışmak da, ya da bir kursta çalışmak da öyle, özel ders vermek de daha aklıma gelmeyen bir çok ek iş de buna dahil.. Size verilen çalıma alanını daraltmak veya genişletmek tamamen sizin elinizde.



İngilizce Öğretmenliği bölümü zor mu?


Yıllarca sınavlara sadece derste dinledikleriyle giren biri olarak söylüyorum, ciddi anlamda çalışmak gerekiyor. İngilizce Öğretmenliğini okumadan önce yaptığım araştırmalarda bölümü okumayıp da yorum yapan bir çok kişinin düşüncelerini okudum internette ve "yatarak geçme" tabirini çok kez okudum. Bu biraz da hangi okulda okuduğunuza göre değişiyor. Aynı bölümü okuduğum farklı üniversitelerden aynı sınıfta olduğum bir çok arkadaşım var. Hepsine de çok çalışıyor musun? sorusunu sorduğunuzda aldığınız yanıtlar çeşitlilik gösteriyor. Biri hiç çalışmadan geçiyorum derken bir diğeri sabaha kadar çalıştım ama yine de bütlere kaldım diyebiliyor. Ben okurken zorlanan kesimdenim. Aynı zamanda öğretmenlerimden eğer yatarak geçmek istiyorsanız burası doğru yer değil başka bir okula geçiş yapın sözünü de duymuş biriyim. Bu yüzden okula, öğretmene ve kendine göre zorluk durumu çok değişiyor.




Derste işlenen kitaplar


Yabancı dil öğretiminde en büyük sorunlardan biri de, derste işlenen kaynak kitaplar.Özellikle maddi açıdan sıkıntı çıkarıyorlar çünkü gerçekten pahalı olan bu kitapları almak zorunda kalabiliyorsunuz. Diğer bölümlerin aksine sınıf mevcudu az olduğundan öğretmenin öğrencilerle bireysel olarak ilgilenmesi biraz da mümkün oluyor, bu yüzden bu kitaplarda genelde kodlar veya şifreler oluyor ve internet üzerinden öğretmeninizin verdiği alıştırmaları yapıyorsunuz, doğru telaffuzda ses kaydı ödevleri, dil bilgisi ödevleri dinleme ve anlama ödevleri gibi çeşitli aktiviteler oluyor. Diğer okullarda nasıl bilmiyorum ama fotokopiye yönelik öğretmenin tutumu da değişiklik gösteriyor. Bir öğretmen kesinlikle orijinal kitap alacaksınız, kitabı almayan derse de girmesin dediğinde bir seçeneğiniz kalmıyor bu açıdan ben şanssızdım çünkü diğer bölümdeki arkadaşlarım ucuza mal olan fotokopilerle ders işlerlerken ben bir öğrenciye göre bayağı pahalı olan tanesi 100 liralık kitapları almak zorunda kalıyordum. Bu açıdan kitaplarımız bir hukuk okuyan öğrencinin kitap fiyatlarıyla rekabet edebiliyordu.


Derslerin hepsi İngilizce mi işleniyor? 


Derslerin %80'i İngilizce işleniyor. Sadece meslek derslerimizi Türkçe işliyoruz ama diğer okullarda bu durum farklılık gösterebilir. Belli bir süre sonra ders İngilizce de olsa size Türkçe işlenmiş gibi gelmeye başlıyor zaten.


İngilizce Öğretmenliği Birinci Sınıf Ders Programı 


Genel olarak benzerlik göstermekle birlikte bazı özel okullarda ilk yıl işlenen derslerde değişiklik olabiliyor özellikle seçmeli dersler.

Bilgisayar I-II
Bağlamsal Dilbilgisi I (ING)
Sözlü İletişim Becerileri I (ING)
Academic Reading (Akademik Okuma) (ING)
Academic Writing (Akademik Yazma) (ING)
Dinleme ve Sesletim (ING)
Eğitim Bilimine Giriş
Türkçe I-II: Yazılı Anlatım
Eğitim Psikolojisi
Sözcük Bilgisi (Lexicology)




Lisede öğrendiğiniz İngilizce'nin bir hiç olduğunu bölüme geçince anlıyorsunuz. Ciddi anlamda ben İngilizce bilmiyormuşum modunda dolaşıyor hatta bölümü okurken geçirdiğiniz zor zamanlarda da acaba ben İngilizce'yi anlamıyor muyum? gibi düşüncelerle kendi başınızın etini yiyebiliyorsunuz. Özellikle dersinize giren hocaların bilgisine ve bakış açılarına hayran kalmamak mümkün değil.


Diğer bölümlere göre ders yoğunluğu nasıl? Sosyal aktivitelere zaman kalıyor mu?


Ya açıkçası şunu söylemem gerek, dersler sohbet muhabbet havasında geçse de ciddi anlamda sınav zamanı bunca şeyi öğrendik mi diyorsunuz. Benim okulumda sabahın köründe gidip akşam 16:00 gibi çıkıyorum, diğer bölümlerin çoğunda hafta içi bir gün boş günleri oluyor ama bizim hafta içi bütün günlerimiz doluydu ve ciddi anlamda nefes alamayacak gibi oluyordum. Okul kampüsünde aylak aylak dolaşabileceğim bir günüm bile olmadı şimdi düşündüm de. Bu durum benim çok çalışan biri olduğumdan tamamen alakasız bir şekilde ertesi güne yetiştirmemiz gereken ya bir sunum ya da bir makale olduğu içindi. Yine de bunca zorluğa rağmen senin gibi İngilizce seven ve bilen, arkadaşlarla bir ortamı paylaşmak harika bir duygu. Sonuç olarak şuanda aynı sınıfı paylaştığın insanlar da lisedeyken senin gibi yabancı müzikler dinlemiş, yabancı dilde kitaplar okumuş, yabancı diziler, filmler izlemiş, yabancı karikatür sayfalarını takip etmiş. Bu yüzden bir dil sınıfının geneliyle uyum içinde arkadaşlıklar kurabiliyorsun. Kalabalık anfilerin aksine en kalabalık sınıfınızın 70 kişiyi bulduğu bir derste arkadaşlık ve yakınlık duygusunu hissedebiliyorsun. Nedendir bilmem ama bu yüzden bölümüm bana çok samimi geliyor. Okuduğun bölümde mutlu olmak en önemlisi.






İlginizi Çekebilecek Diğer Blog Yazılarım: 


                                             Ne kadar iyi işittiğinizi hiç merak ettiniz mi?









Yorumlar

  1. Bu yazı beni gaza getirdi,ellerine sağlık Teşekkürler ♡

    YanıtlaSil
  2. Güzel bir yazı olmuş. Kararsızlara ve bu bölümde okumak isteyenlere bir rehber niteliğinde kaleminize sağlık :)

    Ben bu ingilizce meselesinde epey yoruldum artık her kes öğrendi bir ben halledemedim :)

    YanıtlaSil
  3. Merhaba ben bu sene dil bölümünü seçtim lisede ve yabancı dille hem ilgiliyim hem de yetenekliyim ama bir anda seçtim bundan önce eşit ağırlık düşünüyordum ani oldu. Bu yüzden tam olarak ne olacağıma karar vermekte zorlanıyorum. İngiliz Dili Ve Edebiyatı okusam öğretmenlik,çevirmenlik,dilbilimci gibi meslekleri yapabiliyor muyum? Yardımcı olursan çok sevinirim <3

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

İngiliz Dili ve Edebiyatı Okumak

Yurt dışından Mektup Arkadaşı Edinmek

Ders Çalışırken Dinleyebileceğiniz Arkaplan Müzikleri